Sağlığınızı takip etmek istiyor ancak nereden başlayacağınızdan emin değil misiniz? Kendinizi yorgun, bunalmış mı hissediyorsunuz , yoksa olması gerektiği kadar sağlıklı değil misiniz? Bu önemli kan testleri, genel sağlığınızla ilgili olarak sağlığınız hakkında iyi bir fikir verecektir. Sağlıklı olsanız bile, bu testler size sizin göremeyeceklerinizi ortaya çıkaracak ve her şeyin yolunda gitmesini sağlayacaktır. Herkesin yaptırması gereken 10 temel kan testini öğrenmek için okumaya devam edin
Düzenli Laboratuar Testleri Yaptırmak Neden İyi Bir Fikirdir?
Herkes sağlıklı olmak ister. Sağlıklı olduğunuzda kendinizi iyi hissedersiniz! Ve çoğu zaman kendinizi iyi hissetmek istiyor olacağınız için muhtemelen bu makaleyi okuyorsunuz. Sağlıklı kaldığınızdan emin olmanın önemli bir yolu, düzenli laboratuvar testleri yaptırmaktır. Çünkü laboratuar testleri olmadan, vücudumuzda neler olduğunu tam olarak bilmek zordur.
Kendimizi iyi hissetmediğimizde, sahip olduğumuz semptomlara dayanarak yapabileceğimiz çok şey var. Daha da önemlisi, birçok ciddi sağlık problemi, tanınabilir hale gelmeden yıllar önce semptomlara göre hareket ediliyordu .Ama artık doktorlar vücudumuzda neler olup bittiğini öğrenmek için kan testlerine güveniyorlar. Ve sen de yaptırmalısın!
Her yıl kan tahlillerinin alınması, yetişkinlerin (25 yaşından büyüklerimizin) iyi olma halini en üst düzeye çıkarmak ve ciddi hastalıkları önlemek için yapılacak en iyi adımlardan biridir. Sağlığınızın daha da kötüye gitmesini engellemek için kan testleri sizi uyarabilir. Diyabet, metabolik sendrom, kalp hastalığı ya da modern toplumumuza zarar veren diğer kronik hastalıklar gibi daha ciddi hastalıklar daha büyük sorunlu hale gelmeden önce birçok konuyu belirleyebilir ve bunlara karşı önlem alabilir hastalığınızla ilgilenebilirsiniz. Bu proaktif sağlık yaklaşımı, bazı durumlarda erken teşhis erken önlem sağlıyacağı için yaşamınıza her yönden olumlu katkıda bulunabilir.
Düzenli laboratuvar testleri, sadece hastalıkların önlenmesinden daha fazlasını size sağlar. Bu testleri yılda bir kez yapmak, yaşam kalitenizi en üst düzeye çıkarmanıza yardımcı olacaktır. Ruh halinizi, libidoyu, bilişsel işlevinizi ve genel enerji seviyenizi geliştirmek için bu testleri kullanabilirsiniz.
Doktorunuz bunları zaten yıllık kontrolünüzün bir parçası olarak mı yaptırtıyor ? Ozaman harika yoldasın! Şanslısınız..
Şanslı olmayanlar için, bu makalenin, yoğun yaşamlarımıza düzenli laboratuvar testleri yaptırmak için biraz dürtme işlevi görmesine izin verin. Kronik sağlık sorunlarınız varsa, bu laboratuvar testleri hastalıklarınızın kök nedenlerini aramaya başlamak için harika bir veridir.
Herkesin Alması Gereken 10 Temel Kan Testi
1) CBC (Tam Kan Sayımı)
Tam kan sayımı (CBC) en sık yapılan testlerden biridir. Kan hücrelerinin sağlığı hakkında çok şey söyleyebilir! CBC, enfeksiyonlar veya iltihaplarla ilgili sorunlarınız olduğunda sizi bilgilendirir, aynı zamanda diyetinizin dengeli olup olmadığını size söyler.
CBC değerlerinizi takip etmeniz önemlidir, çünkü bunların birçoğu yaşam kaliteniz ve uzun ömürlülüğünüz üzerinde güçlü bir etkiye sahiptir. Örneğin, yüksek bir hemoglobin, kan basıncınızı ve kan pıhtılaşma riskinizi artırabilirken, düşük beyaz kan hücresi sayısı, enfeksiyonlar için kolay bir hedef oluşturuyor olabilir.
2) CMP (Kapsamlı Metabolik Panel)
Başlığın söylediği gibi, kapsamlı bir metabolik panel (CMP) bir grup kan testidir. Bir CMP, karaciğer ve böbreklerin ne kadar sağlıklı olduğunu bilmenizi sağlar. Ayrıca kan şekeri seviyelerinizde, protein seviyelerinizde ve vücudunuzdaki toplam asit / baz dengesinde bozukluklar olup olmadığını da söyleyecektir.
Diyabet, yüksek tansiyon, karaciğer veya böbrek hasarı gibi kronik sağlık sorunlarınız varsa bu paneli iyi biliyor olmalısınız. Hastalığın ilerlemesini izlemek için sıklıkla CMP kullanılır.
Bu testlerin bir panel olarak mevcut olmaması durumunda (bazı laboratuvarlar ve ülkeler bulunmuyor) bunları ayrı ayrı da yapabilirsiniz. Bir CMP, 14 biyobelirteçten oluşur: glukoz, kalsiyum, albümin, protein, sodyum, potasyum, klorür, bikarbonat (karbon dioksit), AST, ALT, ALP, bilirubin, BUN (üre) ve kreatinin bunların hepsi ayrı ayrı CMP yi oluşturur.
3) Lipid Panel (Kolesterol ve Trigliseritler)
Lipid paneli, kolesterol ve trigliserit seviyenizi ölçer. Bu belirteçler kalp hastalığına güçlü bir şekilde bağlıdır. İşleri sağlama almak için, iyi kolesterolünüzün (HDL) yüksek ve kötü kolesterolünüzün (LDL) ve trigliseritlerin düşük olduğundan emin olmalısınız .
Bu testler biraz tartışmalıdır ve eğer daha yüksek kalp hastalığı riski altındaysanız, muhtemelen sadece bu belirteçlerden daha fazlasını takip etmek isteyeceksiniz (ApoB, Lp (a) ve LDL partikülleri gibi testleri kontrol edin). Fakat çoğu zaman, rutin bir lipit paneli kalp sağlığınıza dikkat çekmek için harika bir testtir!
4) HbA1c
Bir kan şekeri testi mevcut glikoz seviyenizi gösterirken, HbA1c son 3 ay boyunca ortalama kan şekeri seviyenizi size söyleyecektir. Sağlıklıysanız, yılda en az bir kez kontrol etirmelisiniz, diyabetli kişiler ise yılda 4 kez sıklıkta yapmak isteyebilirler.
Diyabet için bir risk faktörü olmanın yanı sıra, yüksek HbA1c düzeyleri yüksek olması, (hala normal aralıkta olsa bile) kalp hastalığı ve tüm nedenlere bağlı ölüm riskinizi artırır. Bu kesinlikle en uygun aralıkta tutmak istediğiniz belirteçlerden biridir.
Optimum aralıklar hakkında daha fazla bilgi ister misiniz? Mobil tahlil’ikontrol edin .
5) hs-CRP
C-reaktif protein (CRP), bakteri ve virüslerle savaşan ve enfeksiyona yanıt olarak artan bir proteindir. Ancak kronik strese yanıt olarak da artar. Aşırı kiloluysanız, yüksek tansiyonunuz varsa, diyabetiniz varsa, dumanınız varsa, periodontal (diş eti) hastalığınız varsa, egzersiz yapmıyorsanız ve / veya duygusal strese maruz kalıyorsanız daha yüksek CRP seviyelerine sahip olacaksınız demektir.
CRP ayrıca kalp hastalığı riskinizi de tahmin edebilir. Hem CRP hem de kolesterol seviyeleri yüksek olduğunda, genel kalp hastalığı riskiniz 9 kata kadar artar [ R ]! İyi haber şu ki, CRP seviyenizi düşürmek için yapabileceğiniz pek çok şey var, bu yüzden ,CRP mutlaka izlemeye değer laboratuar testlerinden biridir.
6) D Vitamini (25-Hidroksi Vitamin D)
D vitamini seviyenizi neden test etmelisiniz? D vitamini eksikliği, dünyadaki en yaygın beslenme eksikliğidir ve özellikle ABD’de yaygındır. En mükemmel sağlıklı yaşam tarzına sahip değilseniz veya kronik sağlık sorunlarınız varsa, D vitamini alabilirsiniz demektir. Yorgunluk, bel ağrısı, kas ağrıları, sindirim sorunları, obezite, duygudurum dalgalanmaları ve zayıflamış bağışıklık probremleri yaşar mısınız? Bunlar D vitamini eksikliğinin tüm semptomlarıdır!
Güneş ışığından, belirli yiyeceklerden veya takviyelerden D vitamini alabilirsiniz. D vitamini toksisitesine neden olacağından, takviye yaparken dikkatli olun. Bu nedenlerle, D vitamini seviyenizi düzenli olarak izlemek harika bir fikirdir.
7) Demir / Ferritin
Demir eksikliği diğer bir yaygın besin yetersizliği ve aneminin önde gelen nedenidir. Hem WHO hem de CDC’ye göre, demir eksikliği dünya nüfusunun% 60-80’ini etkiler. Öte yandan, bazı kronik hastalıklar vücudumuz için son derece toksik olan aşırı demir yüküne neden olabilir.
Bu yüzden demir seviyelerinizi test etmelisiniz, ister kan demiri ister ferritin (vücudunuzun demir depolarını yansıtır).
8) Homosistein
Homosistein birkaç nedenden ötürü izlemek önemlidir. Öncelikle folat veya vitamin B12 eksikliğiniz size homosistein seviyeleriniz hakkında bilgi söyleyebilir. İkincisi, yüksek seviyeleri kalp krizi, felç, depresyon, demans ve osteoporoz riskinizi artırır. Son derece yüksek homosistein düzeyleri, beş yıllık bir süre boyunca kalp krizi riskinizi üç kat artırabilir [ R ]!
9) Ürik asit
Ürik asit zor bir dengedir. Çok fazla ürik asit böbrek taşı ve gut’a neden olur ve kalp hastalığı, diyabet ve kanser riskinizi artırır. Öyleyse ne kadar düşükse, doğru mu? Tam olarak değil. Ürik asit ayrıca doğal bir antioksidandır – kanın antioksidan kapasitesinin% 60’ını oluşturur. Ayrıca, çalışmalar beyni Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklardan koruyabildiğini göstermektedir. Bu yüzden ürik asidi dar bir optimal aralıkta tutmak istemelisiniz.
10) Tiroid hormonları (TSH)
Tiroid hormonları metabolizmanızın hızını kontrol eder. Kolesterol seviyenizi ve insülin hassasiyetinizi etkiler. Az ya da aşırı aktif tiroid kilo, enerji düzeyleri ve ruh hali ile ilgili sorunlara neden olabilir.
TSH, tiroid fonksiyonunu kontrol etmek için en sık test edilen işaretlerden biridir. Normalden daha düşük bir seviye, normalden daha yüksek bir seviyede iken, aşırı yüksek bir TSH seviyesi tiroid ‘inizin düşük (hipotiroidizm) olduğu anlamına gelebilir. Alternatif olarak, bu biyobelirteçlerin bir kombinasyonunu içeren bir tiroid panelini baktırabilirsiniz: TSH, total veya serbest T4, total veya serbest T3, T3 alımı ve serbest T4 İndeksi.
Laboratuvarlarınızı Aldıktan Sonra…
Laboratuar sonuçlarınız var. Şimdi ne olacak?
Çoğu zaman doktorunuzun bunları size açıklamak için zamanının olmadığı bir durum ile karşılaşabilirsiniz.
Değerleriniz sınırda düşük veya yüksek olabilir, ancak normal aralıkta oldukları için işaretlenmezler. Yine de hala bir şeylerin kötü gittiğini hissedebilirsiniz.
İşte bu yüzden Mobil tahlil’ı yaptık – hangi laboratuvar sonuçlarının endişe duyduğunu kolayca bilmenizi sağlayan bir araç ve bunları en uygun aralığa nasıl getireceksiniz ile ilgili sizlere yardımcı olacaktır.
Bizim Mobil tahlil , kendi kan test seviyelerinizin takibi için ve düşük veya yüksek seviyelerde olmasının nedenlerini belirlemede ve size kanıta dayalı yaşam tarzı, diyet vererek optimum aralıkta tutmanızı sağlıyacak öneriler verebilir.
Henüz yapmadıysanız, düzenli kan testleri yapmaya başlayın. Bu sağlığınızın kontrolünü ele almak için güçlü bir yoldur. Sonuçlarınızı Mobiltahlil yüklediğinizde , sağlık hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olmak için Mobiltahlil araştırmalarını sizin için yaptığımızı bilerek rahatlayabilirsiniz!

Hakan Dinçarslan kimdir:
1969 yılında Malatyada doğan Hakan Dinçarslan,ilk ,orta ve lise eğitimini Malatyada tamamlamıştır.1992 yılında Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun olmuştur.O tarihten günümüze kadar aktif eczacılık yapmaktadır.Kendisi girişimci, yatırımcı ve araştırmacı kişiliğe sahiptir .Ege üniversitesi Hastanesi karşısında 8 yıl eczane işletmiş olup, 2007 den bu yana İzmir Behcet Uz Çocuk Hastanesi karşısındaki Dinçarslan eczanesinde eczacılık mesleği hayatını devam ettirmektedir.Dünyanın sayılı naturopati uzmanlarından biri olan Micheal Mury den phytoterapi dersleri almıştır.Ayrıca bir çok phytoterapi,apiterapi,naturapati kurs ve eğitimleri almıştır.Kemoterapi ve otoimmun hastalıklar üzerine farmakolojik ve farmakognozik araştırmaları hala devam etmektedir,bu konuda 24 yıla yakın bir süreden beri 50 binin üzerinde hastayla görüşmüş onların hastalık süreçlerini gözlemleyip onları takip etmiş, izleyip deneyim oluşturmuştur.Şu anda hala Fonksiyonel Tıp ile ilgilenmekte seminerlere katılmakta ve fitoterapi çlışmalarını devam ettirmektedir.Ayrıca fitoterapi ile tiroid hastalığı tedavisi üzerine araştırmalar yapmaktadır .Kendisi gibi eczacı, Elif Dinçarslan Polikliniği‘nin kurucusu ve fitoterapiyle ilgilenen Ecz. Elif Aydan Dinçarslanla evli olup 3 çocuk babasıdır.
SAĞLIK BAKANLIĞI UYARISI
Bu web sitesinde yer alan bilgiler,Sağlık Bakanlığı Gıda İlaç Dairesi Başkanlığı yada Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından değerlendirilmemiştir.Herhangi bir hastalık yada hastalık teşhis etmek,tedavi etmek,veya önlemek amacımız yoktur.Bilgiler yanlızca eğitim amaçlı paylaşılmıştır ve tıbbi tavsiye olarak kabul edilmemelidir.Özellikle hamileyseniz,herhangi bir ilaç kullanıyor ve bir tedavi oluyor iseniz,yada tıbbi bir durumunuz varsa bu sitedeki herhangi bir içeriğe başvurmadan önce doktorunuza yada bir uzman hekime başvurmalısınız.